UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde bulunan, mütevazı fakat görkemli mimarisiyle Topkapı Sarayı, dört yüz yıl boyunca Osmanlının devlet merkezi, hanedanın yuvası olmuştur. Dünyadaki en büyük saray müzelerden biri olan Topkapı Sarayı Müzesi ülkemizin de en çok ziyaret edilen müzelerinin başında gelir. Yerli ve yabancı turistlerin, dört mevsim akın ettiği Topkapı Palace, ziyaretçilerini 600 yıllık bir geçmişte zaman yolculuğuna çıkarır. Büyülü bahçeler, iç mimarisi ve işçiliği ile görenlerin hayran kaldığı sarayın bölümleri, Kaşıkçı Elmas’ı başta olmak üzere kutsal ve değerli emanetlerden oluşan koleksiyonu görmeden, İstanbul’dan ayrılmayın.
Devamını Oku >
Tüm dünyanın Mavi Cami (Blue Mosque) olarak bildiği Sultanahmet Camii, Ayasofya’nın karşısında, 6 minaresi ile 17. yüzyıl Osmanlı mimarisinin zirvesinde bir sanat eseri olarak, zarafetle durmaktadır. Sultan I. Ahmet tarafından sarayın mimarbaşı ve büyük usta Mimar Sinan’ın talebesi Sedefkar Mehmet Ağa’ya yaptırılan Sultanahmet Camii, tarihi yarımadanın ve İstanbul’un gözde turistik mekanlarından biri.
Devamını Oku >
1543 yılında Fatih’in İstanbul'u fethetmesiyle camiye dönüştürülen Ayasofya, 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine alınan, İstanbul’un en değerli tarihi simgelerinden biridir. Yaklaşık bin beş yüz yıllık tarihi ile dünyanın en eski katedrali olma ünvanına sahip Ayasofya, bir yanında Topkapı Sarayı bir yanında Sultanahmet Cami ile tarihi yarımadanın kalbinde, dünyanın dört bir yanından onu görmeye gelenlere kucak açıyor. Yakın zamanda müze statüsünden çıkarılıp yeniden emarete açılan Ayasofya, müslüman ve gayrimüslim herkesin ziyaretine ücretsiz olarak açılmış durumda.
Devamını Oku >